7 Eylül 2024 Cumartesi

LAİK CUMHURİYET

 .  -   LAİK CUMHURİYET
.    AKLIN, VİCDANIN VE KADININ ÖZGÜRLÜĞÜ
Mustafa Kemal Atatürk, bu topraklarda her şeyden önce üç şeyi özgürleştirdi:
-Akıl, vicdan ve kadın.
O, bunu laiklikle başardı.
Laik Cumhuriyetin, yüzyıllarca “şeriat” (dinsel kurallar) gerekçe gösterilerek zincirlenen aklı, vicdanı ve kadını özgürleştirmesi, Türkiye’de aydınlanmanın ve toplumsal gelişmenin önünü açtı.
Aklın ve vicdanın özgürlüğü kadın özgürlüğünün de garantisidir; aklı ve vicdanı özgür olmayan, “dinsel vesayet” altındaki toplumlarda kadın da özgür değildir. 
İsmet İnönü'nün deyişiyle Türk Devrimi:
-"Kadının kurtuluş devrimidir."
-"Dünya üzerinde gördüğünüz her şey kadının eseridir" diyen Atatürk kadınların eğitimine büyük önem vermişti.
Şu sözler Atatürk'e aittir:
-"İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan oluşur.
Mümkün müdür ki,bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünü ilerleyebilsin?
Mümkün müdür ki,bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?"
"Kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamakların­dan geçeceklerdir..."
Atatürk, kurduğu laik Cumhuriyetle, yaptığı Aydınlanma Devrimleriyle bir anlamda Türk kadınına, -yüzyıllardır gasp edilmiş- haklarını geri verdi.
1926 Türk Medeni Kanunu ile Türk kadını evde, ailede, sokakta,mahkemede,okulda işte en temel haklarına sahip oldu.
Bu sayede Türk kadını okuyup doktor oldu, öğretmen oldu, hâkim oldu, savcı oldu, mimar oldu, mühendis oldu, bilim insanı oldu, sporcu oldu.
Gün geldi teğmen oldu.
1930-1934’te seçme seçilme hakkı ile Türk kadını Meclis’e girdi, milletvekili oldu.
Muhtar oldu.
Belediye Başkanı oldu. 
Gün geldi Başbakan oldu.
Bugün İslam dünyasının neredeyse tamamında hala kadın birçok haktan mahrum, Afganistan gibi radikal dinci yobazlığın pençesine düşen yerlerde ise kadın her geçen dün daha çok baskılanıp adeta hayata küstürülüyor.
Atatürk'ün kurduğu laik Cumhuriyeti ile en temel haklarını elde eden, bağnaz baskıdan kurtulup özgürleşen Türk kadını, bugün her alandaki başarılarıyla dünyada bağnaz baskı altındaki tüm kadınların kurtuluş ümidi olmaya devam ediyor.
Sinan MEYDAN
07.09.2024

TÜRKÜM DİYENE

. NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! Bu sözden neler anlamalıyız? "Ne mutlu Türk'üm diyene!" sözü, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu...