23 Ağustos 2025 Cumartesi

SATHI MÜDAFAA

.   Hattı müdafaa yoktur; sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır

.   "Hattı müdafaa yoktur; sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır," sözü, Mustafa Kemal Atatürk'ün “Sakarya Meydan Muharebesi” sırasında orduya verdiği emrin bir parçasıdır.

26 Ağustos 1921'de başlayan Sakarya Meydan Muharebesi sırasında söylenmiştir.

Bu söz, sadece askeri bir taktikten ibaret olmayıp, derin felsefi ve stratejik bir anlam taşır.

Bu emir, muharebenin en kritik anlarından birinde, 10 Eylül 1921'de, Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk tarafından verilmiştir.

Yunan ordusunun savunma hattını yarması üzerine, Türk ordusu geri çekilmeye başlamıştı.

İşte bu kritik anda, Atatürk, ordunun düzenini yeniden sağlamak ve moralini yükseltmek için bu tarihi emri yayımladı.

Bu taktik sayesinde, geri çekilen birlikler belirli bir hattan vazgeçerek, “daha geniş bir alanda” tutunma ve düşmanı yıpratma stratejisi izlemiştir.

Bu emir, savaşın seyrini tamamen değiştirmiştir.

Sözün Askeri Anlamı

- Hattı Müdafaa Yoktur: Klasik askeri stratejide, ordular belirli bir savunma hattı (siperler, mevziler) oluşturur ve düşmanın o hattı geçmesini engellemeye çalışır.

Eğer bu hat yarılırsa, ordunun düzeni bozulur ve geri çekilmek zorunda kalır.

Atatürk, bu eski ve pasif savunma taktiğinin “yetersiz” olduğunu belirtir.

- Sathı Müdafaa Vardır: Bu, düşmanın belirli bir noktadan durdurulması yerine, geniş bir alanda, yani "satıhta" (yüzeyde) savunma yapılması anlamına gelir.

Bu taktik, düşman ilerlese bile, “her karış toprakta, her tepede ve her köyde” direnişle karşılaşmasını sağlar. Düşman gücü, bu geniş alandaki sürekli direnişlerle parçalanır, zayıflatılır ve sonunda tükenir.

Sözün Vatan Anlamı

Sözün en önemli kısmı "O satıh bütün vatandır" ifadesidir.

Bu, savunmanın yalnızca “cephedeki askerlerin” görevi olmadığını, vatanın “her karış toprağının” ve “her bireyinin” savunmaya dahil olduğunu vurgular.

- Ulusal Birlik ve Beraberlik: Bu sözle, savaşın sadece ordunun sorumluluğunda olmadığı, tüm milletin topyekûn bir direniş göstermesi gerektiği mesajı verilir.

Herkesin “vatanını savunma bilinciyle” hareket etmesi istenir.

- Vazgeçmeme ve İnanma: Düşman bir yeri ele geçirse bile, bu durumun bir yenilgi anlamına gelmediğini, çünkü vatanın tamamının savunulması gereken bir satıh olduğunu belirtir.

Bu, moral ve motivasyonu yüksek tutarak, asla vazgeçmemeyi ve zafere olan inancı pekiştirmeyi amaçlar.

Bu tarihi emir, Türk Kurtuluş Savaşı'nın seyrini değiştirmiş ve Sakarya'daki direnişin ardından ordunun taarruza geçerek düşmanı tamamen yurttan atmasını sağlamıştır.

Bu nedenle, söz hem “askeri dehanın” hem de “ulusal bilincin” en önemli sembollerinden biri haline gelmiştir.

.   Öğretmen GÖNEN ÇIBIKCI, 2025.08.23, G.
.     (Araştırma, inceleme ve değerlendirme yazısı)
.          YAZININ TÜMÜNÜ OKUYUNUZ:
 

 

ATATÜRK’ü ANLAMAK

  .   ATATÜRK’ü ANLAMAK    . .  TÜRK milletinden olan, yurttaşımız olan ama ne yazık ki ne Atatürk'ün değerini, ne de onun başarılarını,...