ÇANAKKALE SAVAŞLARI :
Tarihi,
Gelişimi ve Önemi
Savaşın
Tarafları ve Liderleri
-Çanakkale
Savaşları'nda "Osmanlı İmparatorluğu ve Almanya" - "İtilaf
Devletleri'ne (Birleşik Krallık, Fransa, Rusya) karşı savaştı.
-Bu savaşlar
Mirliva Cevat Paşa ve Yarbay Selahattin Adil gibi Osmanlı komutanlarının yanı
sıra Amiral Sackville Carden ve Amiral John de Robeck gibi İtilaf
komutanlarının da önemli roller üstlendiğini gösteriyor.
Savaşın
Nedenleri ve Amaçları
-Savaşın temelinde
İtilaf Devletleri'nin Osmanlı İmparatorluğu'nu savaş dışı bırakarak
müttefikleri Rusya'ya yardım gönderme ve İstanbul Boğazı'nı kontrol altına alma
amacı yatıyordu.
-Osmanlı
Devleti ise topraklarını savunmak ve boğazların kontrolünü elinde tutmak için
mücadele etti.
Savaşın
Kronolojisi
-Çanakkale
Savaşları I. Dünya Savaşı sırasında gerçekleşti ve iki ana bölümden oluştu.
-Deniz
savaşları 19 Şubat 1915 ile 18 Mart 1915 tarihleri arasında, kara savaşları ise
25 Nisan 1915 ile 9 Ocak 1916 tarihleri arasında Gelibolu Yarımadası'nda
yaşanmıştır.
Savaşın
Sonuçları ve Etkileri
-Çanakkale
Savaşları, Osmanlı İmparatorluğu'nun zaferiyle sonuçlanmış ve İtilaf Devletleri
geri çekilmek zorunda kalmıştır.
-Bu zafer,
Türk Kurtuluş Savaşı'nın temellerini atmış ve Mustafa Kemal Atatürk'ün liderlik
vasıflarını ön plana çıkarmıştır.
-Ayrıca,
Avustralya ve Yeni Zelanda gibi ülkelerde ulusal kimlik bilincinin oluşmasında
önemli bir rol oynamıştır.
Savaşın
Küresel Önemi ve Anma
-Çanakkale
Savaşları, sadece Türkiye için değil, dünya tarihi için de önemli bir dönüm
noktasıdır.
-Savaşın
yıldönümü olan 25 Nisan, Anzak Günü olarak anılmakta ve savaşta hayatını
kaybedenler saygıyla anılmaktadır.
-Bu savaş,
modern savaş stratejileri ve uluslararası ilişkiler açısından da derin izler
bırakmıştır.
I. Giriş
-Çanakkale
Savaşları, diğer adıyla Gelibolu Cephesi, 1915-1916 yılları arasında I. Dünya
Savaşı'nın önemli bir bölümünü teşkil eden ve Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf
Devletleri arasında gerçekleşen bir dizi deniz ve kara muharebesidir .
-Bu savaşlar,
sadece dönemin askeri stratejileri ve teknolojileri açısından değil, aynı
zamanda katılan ulusların siyasi ve sosyal yapıları üzerindeki derin
etkileriyle de tarihe damgasını vurmuştur.
-Bu raporun
amacı, Çanakkale Savaşları'nın detaylı bir anlatımını sunmak ve bu mücadelenin
çok yönlü önemini kapsamlı bir şekilde açıklamaktır.
-Savaşta yer
alan başlıca güçler ve temel hedefleri incelenerek, bu tarihi olayın küresel
çatışmadaki konumu ve sonuçları aydınlatılacaktır.
II. Tarihi Bağlam ve Amaçlar
Çanakkale
Boğazı'nın stratejik önemi, hem Osmanlı İmparatorluğu hem de İtilaf Devletleri
için hayati bir faktördü .
İtilaf
Devletleri, bu boğazı kontrol altına alarak Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti
İstanbul'a ulaşmayı, böylece Osmanlı'yı savaş dışı bırakmayı ve müttefikleri
Rusya'ya Karadeniz üzerinden bir ikmal hattı açmayı hedefliyordu .
Osmanlı
İmparatorluğu ise, bu kritik su yolunu savunarak toprak bütünlüğünü korumak ve
İtilaf Devletleri'nin stratejik hedeflerini engellemekte kararlıydı .
Osmanlı
Devleti'nin I. Dünya Savaşı'nda Almanya ve Avusturya-Macaristan ittifakının
yanında yer alması, bu bölgeyi İtilaf Devletleri için önemli bir hedef haline
getirmişti .
29 Ekim
1914'te, eski Alman savaş gemileri Yavuz Sultan Selim ve Midilli'nin
Karadeniz'de Rus limanlarını bombalaması, Osmanlı İmparatorluğu'nun savaşa girişinin
önemli bir öncüsü oldu.
Bu olay,
Osmanlı'nın Merkezi Güçler ile olan ittifakını pekiştirirken, İtilaf
Devletleri'nin Osmanlı İmparatorluğu'na yönelik stratejilerini de
şekillendirmeye başladı.
İngiliz Deniz
Bakanı Winston Churchill'in öncülüğünde geliştirilen ilk İtilaf stratejisi,
boğazların sadece deniz gücüyle zorlanması esasına dayanıyordu .
Bu yaklaşım,
büyük bir kara harekatına gerek kalmadan hızlı bir zafer elde etme umudunu
taşıyordu.
III. Deniz Harekâtı (19 Şubat - 18 Mart 1915)
-İtilaf
Devletleri'nin Çanakkale Boğazı'nı zorlama girişimi, 19 Şubat 1915'te Osmanlı
kıyı tahkimatlarının bombalanmasıyla başladı .
-Bu ilk
saldırı, Anadolu yakasındaki Kumkale ve Orhaniye tabyaları ile Avrupa
yakasındaki Ertuğrul ve Seddülbahir tabyalarının imhasını hedefliyordu .
-Birleşik
Filo'nun 12 gemisiyle gerçekleştirilen bu harekât , Osmanlı topçusunun kısa
menzili nedeniyle başlangıçta sınırlı bir direnişle karşılaştı .
-Ancak,
gemilerin kıyıya yaklaşmasıyla Osmanlı tabyaları karşılık vermeye başladı .
-Olumsuz hava
koşulları da İtilaf güçlerinin ilerlemesini zorlaştıran bir faktör oldu .
-Şubat ve
Mart ayları boyunca süren deniz saldırıları, Osmanlı direncini kırmakta
yetersiz kaldı.
-Osmanlı
İmparatorluğu, boğaz savunmasını güçlendirmek amacıyla mayın hatları
oluşturmaya başlamıştı .
-18 Mart
1915'te İtilaf Devletleri, Çanakkale Boğazı'na karşı en kapsamlı saldırıyı
gerçekleştirdi .
-Bu saldırı
sırasında, Osmanlı mayınları ve etkili topçu ateşi İtilaf donanmasına ağır
kayıplar verdirdi . -Özellikle Nusret mayın gemisinin döktüğü mayınlar, HMS
Irresistible dahil olmak üzere birçok zırhlı geminin batmasına veya ağır hasar
almasına neden oldu .
-Bu
başarısızlık, İtilaf Devletleri'nin deniz yoluyla boğazı geçme umutlarını sona
erdirdi ve kara harekatı fikrinin doğmasına yol açtı .
-18 Mart
Deniz Savaşı olarak da bilinen bu çatışma, İtilaf donanmasının geri
çekilmesiyle sonuçlandı .
IV. Kara Harekâtı (25 Nisan 1915 - 9 Ocak 1916)
A.
İtilaf Devletleri'nin Çıkarmaları (25 Nisan 1915)
-Deniz
harekatının başarısız olması üzerine İtilaf Devletleri, Gelibolu Yarımadası'na
kara birlikleri çıkarma kararı aldı .
-25 Nisan
1915 sabahı, İngiliz ve Fransız birlikleri yarımadanın güney ucundaki
Seddülbahir'e (Cape Helles), Avustralya ve Yeni Zelanda Kolordusu (ANZAK)
birlikleri ise daha kuzeydeki Arıburnu'na (Anzac Cove) çıkarma yaptılar .
-Fransız
birlikleri ayrıca Anadolu yakasındaki Kumkale'ye bir yanıltma çıkarması gerçekleştirdiler
.
-Çıkarmaların
temel amacı, stratejik noktaları ele geçirerek Çanakkale Boğazı'nın kontrolünü
sağlamak ve Osmanlı savunmasını aşmaktı .
-Ancak,
özellikle Arıburnu'nda ANZAK birlikleri, Mustafa Kemal'in komutasındaki güçlü
Osmanlı direnişiyle karşılaştılar .
-Navigasyon
hataları nedeniyle ANZAK birlikleri, planlanan çıkarma noktasının yaklaşık 2
kilometre kuzeyinde, dik yamaçlarla çevrili dar bir kumsala (Anzak Koyu)
indiler .
-Bu durum,
Osmanlı birliklerinin hızla savunma pozisyonu almasına ve İtilaf birliklerinin
ilerlemesini engellemesine olanak sağladı .
B.
Başlıca Muharebeler ve Cepheler
- Seddülbahir
Cephesi (Cape Helles):
Yarımadanın
güneyinde İngiliz ve Fransız kuvvetleri tarafından açılan bu cephede, Osmanlı
birlikleriyle şiddetli çatışmalar yaşandı .
Birinci Kirte
Muharebesi (28 Nisan), İkinci Kirte Muharebesi (6-8 Mayıs) ve Üçüncü Kirte
Muharebesi (4 Haziran) gibi bir dizi kanlı muharebe, İtilaf Devletleri'nin
sınırlı ilerlemesiyle sonuçlandı .
Özellikle V
Plajı'nda (V Beach) SS River Clyde gemisinden yapılan çıkarmada, Osmanlı
makineli tüfek ateşi sonucu ilk dalgada karaya çıkan 200 askerden sadece 21'i
hayatta kalabildi .
Bu cephedeki
çatışmalar, İtilaf Devletleri için yüksek kayıplara ve stratejik hedeflere
ulaşmada başarısızlığa neden oldu .
- Arıburnu
Cephesi (Anzac Cove):
Avustralya ve
Yeni Zelandalı askerlerin (ANZAK) karaya çıktığı bu bölge, yoğun ve çetin
çatışmalara sahne oldu .
Mustafa
Kemal'in hızlı ve etkili müdahalesiyle ANZAK birlikleri kıyı şeridine sıkıştı
ve ilerleyemedi . Siper savaşlarının yaşandığı bu cephede, her iki taraf da
ağır kayıplar verdi.
19 Mayıs'ta
Osmanlı güçlerinin gerçekleştirdiği büyük bir karşı saldırı, ANZAK savunmasını
aşmayı başaramadı .
Bu cephedeki mücadele,
ANZAK askerlerinin cesareti ve dayanıklılığı ile öne çıktı.
- Anafartalar
Cephesi: Ağustos 1915'te İtilaf Devletleri, cephedeki çıkmazı kırmak amacıyla
yeni bir taarruz başlattı.
Bu kapsamda,
Suvla Koyu'na yeni birlikler çıkarıldı ve Arıburnu cephesinden kuzeye doğru
ilerlenmesi hedeflendi .
Bu taarruzun
önemli bir parçası, Kocaçimen Tepesi üzerindeki stratejik noktaların
(Conkbayırı, Kılıçbayırı vb.) ele geçirilmesiydi .
Ancak, bu
bölgedeki Osmanlı savunması da oldukça güçlüydü.
Mustafa Kemal'in
bizzat komuta ettiği birlikler, İtilaf güçlerinin ilerlemesini engelledi.
Özellikle
Conkbayırı'nda yaşanan süngü hücumu, savaşın kaderini değiştiren önemli
anlardan biri oldu .
Ağustos
taarruzu sırasında Lone Pine (Kanlısırt), The Nek (Boyun) ve Hill 60 (60. Tepe)
gibi noktalarda da şiddetli çatışmalar yaşandı .
Ancak, tüm bu
çabalara rağmen İtilaf Devletleri, stratejik bir başarı elde edemedi.
Kara
Harekatı'ndaki Önemli Olayların Kronolojisi
ü
25
Nisan 1915 İtilaf Devletleri'nin Gelibolu'ya Çıkarması -
Seddülbahir, Arıburnu
ü
28
Nisan 1915 Birinci Kirte Muharebesi -
Seddülbahir
ü
6-8
Mayıs 1915 İkinci Kirte Muharebesi -
Seddülbahir
ü
19
Mayıs 1915 Osmanlı'nın Arıburnu'na Büyük Karşı Saldırısı -
Arıburnu
ü
4
Haziran 1915 Üçüncü Kirte Muharebesi
- Seddülbahir
ü
6-21
Ağustos 1915 Ağustos Taarruzu (Suvla Koyu Çıkarması ve Sarıbayır
Muharebesi)Anafartalar, Arıburnu
ü
6-10
Ağustos 1915 Lone Pine Muharebesi
- Arıburnu
ü
7
Ağustos 1915 The Nek Muharebesi
- Arıburnu
ü
21-29
Ağustos 1915 Hill 60 Muharebesi - Arıburnu
C.
Çıkmaz ve Tahliye
Gelibolu
Yarımadası'ndaki kara harekatı, zorlu arazi koşulları, etkili Osmanlı savunması
ve İtilaf Devletleri'nin lojistik sorunları nedeniyle uzun süren bir çıkmaza
dönüştü .
Ağustos
taarruzunun başarısız olmasıyla birlikte, İtilaf komutanlığı cephedeki durumun
umutsuzluğunu kabul etmeye başladı .
Artan
kayıplar ve stratejik bir ilerleme kaydedilememesi üzerine, İtilaf Devletleri
Gelibolu'dan çekilme kararı aldı .
Tahliye
operasyonu, büyük bir gizlilik içinde ve başarılı bir şekilde gerçekleştirildi.
Aralık
1915'te Arıburnu ve Suvla Koyu'ndaki birlikler tahliye edildi .
Son olarak, 9
Ocak 1916'da Seddülbahir'deki son İtilaf birlikleri de yarımadayı terk etti .
Bu tahliye,
İtilaf Devletleri'nin Gelibolu Yarımadası'ndaki askeri varlığının sona erdiği
anlamına geliyordu .
V. Sonuçlar ve Kayıplar
Çanakkale
Savaşları, Osmanlı İmparatorluğu'nun kesin zaferiyle sonuçlandı .
İtilaf
Devletleri, stratejik hedeflerine ulaşamadılar ve ağır kayıplar vererek geri
çekilmek zorunda kaldılar .
Savaş boyunca
her iki tarafta da büyük insan kayıpları yaşandı.
Tahminlere
göre, her iki tarafta da yaklaşık 250.000 civarında asker hayatını kaybetti veya yaralandı .
Deniz harekatı sırasında da İtilaf donanması önemli kayıplar vermişti .
Bu kayıplar,
sadece asker sayılarıyla sınırlı kalmayıp, dönemin askeri ve siyasi dengeleri
üzerinde de derin etkiler yarattı.
VI. Çanakkale Savaşları'nın Önemi
A.
Askeri ve Stratejik Önemi
Osmanlı
İmparatorluğu'nun Çanakkale'deki zaferi, I. Dünya Savaşı'nın seyrini önemli
ölçüde etkiledi . İtilaf Devletleri'nin İstanbul'u ele geçirme ve Rusya'ya
yardım ulaştırma planları başarısız oldu.
Bu durum,
savaşın uzamasına ve diğer cephelerdeki dengelerin değişmesine neden oldu.
Çanakkale
Savaşları, modern savaş tarihinde amfibi harekatların ne kadar karmaşık ve
zorlu olabileceğini gösteren önemli bir örnek teşkil etti .
İyi
hazırlanmış savunma hatlarının ve kararlı bir direnişin, sayıca ve teknolojik
olarak üstün bir gücü bile durdurabileceği bu savaşlarda açıkça görüldü.
Bu
savaşlardan çıkarılan dersler, sonraki dönemlerdeki askeri stratejilerin ve
amfibi harekat doktrinlerinin gelişiminde etkili oldu.
B.
Türkiye Açısından Siyasi ve Sosyal Önemi
Çanakkale
Savaşları, Türk Kurtuluş Savaşı'nın ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş
sürecinde hayati bir rol oynadı .
Bu zafer,
Türk milletinin bağımsızlık mücadelesine olan inancını pekiştirdi ve ulusal
birliğin oluşmasında önemli bir dönüm noktası oldu.
Savaş
sırasında sergilenen kahramanlıklar ve fedakarlıklar, Türk toplumunda derin bir
milli bilinç ve gurur yarattı.
Çanakkale
Cephesi'nde gösterdiği üstün liderlik ve askeri deha sayesinde Mustafa Kemal
Atatürk, bir ulusal kahraman olarak öne çıktı .
Onun bu
savaşlardaki başarısı, Kurtuluş Savaşı'nda da liderlik yapmasının ve modern
Türkiye'nin kurucusu olmasının yolunu açtı.
C.
Avustralya ve Yeni Zelanda Açısından Önemi (Anzak Günü)
Çanakkale
Savaşları, Avustralya ve Yeni Zelanda'nın ulusal kimliklerinin oluşmasında
derin ve kalıcı bir etki bıraktı .
Askerlerinin
ilk kez kendi bayrakları altında savaştığı bu cephe, her iki ülke için de bir
dönüm noktası oldu.
ANZAK
askerlerinin Gelibolu'da gösterdiği cesaret, dayanıklılık ve fedakarlık,
Avustralya ve Yeni Zelanda'da güçlü bir ulusal bilinç ve dayanışma ruhu
yarattı.
25 Nisan,
ANZAK birliklerinin Gelibolu'ya çıkışının yıl dönümü olarak her yıl "Anzak Günü" adıyla
anılmaktadır .
Bu gün, her
iki ülkede de askeri kayıpların ve gazilerin en önemli anma günü olarak
kabul edilmekte ve ulusal kimliğin önemli bir parçası olarak yaşatılmaktadır.
VII. Sonuç
Çanakkale
Savaşları, 1915 yılının Şubat ayında başlayan deniz harekatıyla tetiklenmiş ve
1916 yılının Ocak ayında İtilaf Devletleri'nin geri çekilmesiyle sona ermiştir.
Bu savaşlar,
askeri açıdan Osmanlı İmparatorluğu'nun zaferiyle sonuçlanırken, siyasi ve
sosyal açılardan katılan tüm uluslar üzerinde derin izler bırakmıştır.
Türkiye için
ulusal bağımsızlık mücadelesinin ve modern cumhuriyetin temellerini
oluştururken, Avustralya ve Yeni Zelanda için ulusal kimliklerinin
şekillenmesinde kritik bir rol oynamıştır.
Çanakkale
Savaşları, savaşın insanlık üzerindeki ağır maliyetini ve kalıcı mirasını
hatırlatan önemli bir tarihi olay olarak hafızalarda yerini korumaktadır.
Çanakkale
Savaşlarında Mustafa Kemal Atatürk:
Çanakkale
Savaşları, Mustafa Kemal Atatürk'ün askeri dehasını ve liderlik yeteneklerini
sergilediği, Türk ve dünya tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır.
Atatürk'ün bu
savaşlardaki etkisi ve başarıları şu şekilde özetlenebilir:
Doğru
Stratejik Öngörüler:
Atatürk,
İtilaf Devletleri'nin (İngiltere ve Fransa) asıl amacının Çanakkale Boğazı'nı
geçerek İstanbul'u ele geçirmek olduğunu doğru bir şekilde öngördü.
Bu öngörü
doğrultusunda, düşmanın olası çıkarma noktalarını belirleyerek savunma
stratejileri geliştirdi.
Özellikle
Conkbayırı ve Anafartalar'da düşmanın çıkarma yapabileceği kritik noktaları
önceden tespit ederek birliklerini bu bölgelere sevk etti.
Cesur
ve Kararlı Liderlik:
Atatürk,
askerlerine yüksek bir moral ve motivasyon aşılayarak onları cesaretlendirdi.
Cephede
bizzat ön saflarda yer alarak askerleriyle birlikte savaştı ve onlara örnek
oldu.
"Ben
size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum!" sözü ile askerlerin vatan
sevgisini ateşlemiştir.
Düşmanın
ilerleyişini durdurmak için kritik anlarda hızlı ve doğru kararlar aldı.
Alay'ın
kahramanca mücadelesi bunun en güzel örneklerinden biridir.
Taktiksel
Deha:
Atatürk,
araziyi çok iyi kullanarak düşmana karşı etkili savunma taktikleri uyguladı.
Siper
savaşlarının zorlu koşullarında bile askerlerini ustaca yöneterek düşmanın
ilerlemesini engelledi.
Anafartalar'da
düşmanın yaptığı çıkarma harekatını kısa sürede püskürterek büyük bir zafer
kazandı.
Çanakkale
Savaşları'nın Sonuçları ve Atatürk'ün Rolü:
Çanakkale
Savaşları, İtilaf Devletleri için büyük bir hezimetle sonuçlandı.
Atatürk'ün bu
savaşlardaki başarıları, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinde ona olan
güvenini artırdı.
Çanakkale'deki
askeri dehası ve liderlik yetenekleri, Kurtuluş Savaşı'nda da büyük bir rol
oynadı.
Çanakkale
Savaşları, Atatürk'ün askeri ve siyasi kariyerinde bir dönüm noktası oldu ve
onun "Gazi" unvanını almasını sağladı.
.
Bu yazıda KULLANILAN KAYNAKLAR:
Çok geniş ve
çeşitli kaynaklardan yararlanıldı.
. Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 2025.03.17, MŞ.
. Araştırma ve değerlendirme yazısı)
https://cibikci-ataturk.blogspot.com/2025/03/canakkale-savaslari.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder